Tunus; Kuzey Afrika’nın bir zamanlar Fransız boyunduruğunda kalmış ve
Sahra Çölü’nün içerisinde kendi kültürlerini yaşayabilen yalnız ülkesi.
Ülkenin çok iyi seslere sahip pop şarkıcıları bulunmakla birlikte Arap
müziğinin etkisini içerisinde taşıyan caz ve rock yorumcuları da
bulunmaktadır. Bu zenginlik içerisinde kalmış ve daha 20’li yaşların
hemen başlarında olan gitarist Malek Ben Arbia tarafından kurulan ve
“efsane” anlamına gelen Myrath, power-progresif metal müziğin son
dönemdeki en iyi isimlerinden birisi olmaya aday.
Daha önceleri kendi kurduğu yerel gruplarda Death ve Symphony X
şarkıları yorumlayan Malek, Fransa’da gitar eğitimi almasından sonra
Myrath gibi yarı orijinal bir projeye merhaba dedi. Babasının desteğiyle
daha küçük yaşlarda müzikle tanışan bu gitarist, yaşı ilerledikçe ve
daha tecrübe kazandıkça adından söz ettireceğe benziyor. Çünkü bu yaşta
yaptıkları pek sıradan şeyler değil.
Myrath’ın müziği power metal kalıplarında sıkışmış progresif öğelerin
kaynaşması şeklinde duyulsa da aslında müziğin altyapısına yerleşmiş
üstün teknikalite ve zengin melodilerin buluştuğu bir sentezi içerisinde
barındırıyor. Symphony X’in son dönemlerdeki albüm sound’larından
etkilenimler, Adagio’nun, Vanden Plas’ın, Dream Theater ve Kamelot’un
yer yer Myrath’ın müziğine tesir edişi de bu sentez durumunu iyi
açıklıyor. Evet, bu saydığım isimlerden etkilenerek bir sürü topluluk
kurulmuştur ve ne yazık ki çoğunun melodi düzenekleri ve sesleri de
birbirine benziyor. Ancak Myrath burada farklılığını kanıtlıyor. Bu
farklılığın sebebi de beste içerisine yerleştirilmiş yoğun bir oryantal
yapıdan kaynaklanıyor. Bu yapının içerisine ise bir mühendis
titizliğinde öyle güzel öğeler eklenmiş ki Anadolu seslerine yakın olan
bizlerin kalplerini çelebilecek düzeyde çok iyi şarkılar hazırlamışlar.
Gruba gelen yeni vokalist Zaher Zorgati’nin arabesk gırtlağı
sonucunda inanılmaz nüanslar yakalanarak besteler daha da çeşitlenmiş.
Geride sanki doğaçlama olarak takılan darbuka vuruşları ise bu
çeşitliliği daha da arttırmış. Yurt dışı yorumlarında bu grubu Orphaned
Land ile karşılaştırmak (şimdi değil) epeyce popüler olmuş durumdaydı
ama gerçekten de Myrath’ın yaptığı iş takdire şayan ve gümbür gümbür
geliyorlar. İlk albümünü 2007 yılında “Hope” ismiyle çıkaran bu topluluk
ikinci albümü “Desert Call” ile progresif müziğin en iyi sitelerinden
çok başarılı puanlar alarak 2010 yılına sağlam bir şekilde girdi.
Prodüktörlüğünü Adagio’dan klavyeci Kevin Codfert’in yaptığı bu çalışma
ile grup birçok progresif müzik yazarını da şaşkınlığa uğratmış.
“Desert Call” bir versiyonu Arapça diğer versiyonu İngilizce olan
Forever And A Day ile başlıyor. Albüme ise Arapça versiyonunu koyarak
daha iyi bir seçim yaptıklarını yazabilirim. Vokalist Zaher Zorgati’nin
Arapça kelimelerle ve Arabik gırtlakla süslediği bu enfes şarkıda
geleneksel yanında modern melodilerin ve modern söyleyiş tarzının iyi
bir karışımına rastlayabiliyoruz. Gerilerdeki efektli darbuka
vuruşlarının yanında Malek’in ne kadar da doğru bir tonlamayla gitar
sound’u oluşturduğuna şahit oluyoruz. Hiçbir enstrümanın diğerini domine
etmeyecek (özellikle klavyeler) şekilde ayarlanması da bir anlamda iyi
bir prodüksiyon örneğini gösteriyor bize.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder